--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------
------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

Yılmaz“Bundan Daha Önemli Bir Haber Varmı“

İlçe Vaizi Osman Yılmaz'ın Yazılarını Her Hafta Düzenli Olarak Sitemizde Bulabilirsiniz..

Yılmaz“Bundan Daha Önemli Bir Haber Varmı“
VAR MI BUNDAN DAHA ÖNEMLİ HABER?

Merhaba kıymetli kirkagac.net okuyucuları! Rabbime hamd; habibine salât-ü selamlar olsun. Allah’ın rahmeti-bereketi ve mağfireti üzerinize olsun efendim. Hayırlı cumalar… Yüce Allah’tan size ve sevdiklerinize dünya ve ahiret saadeti vermesini temenni ederim. Rabbim, bizlere hem dünyada hem ahirette iyilikler ve güzellikler ihsan eylesin.
Sevgili dostlar! Bu haftaki sohbetimizde ‘ Yaratışımızın Gayesi’  üzerinde duracağız… Şöyle önemli bir soru sorarak başlamak istiyorum konuya:
Soru: Dünyaya niçin geldik?
a) Oyun ve eğlence için,
b) Yemek, içmek, uyumak için,
c) Günümüzü gün etmek için,
d) Mal – mülk biriktirmek için,
e) Helal- haram dinlemeden dünyadan kam almak için…
Dünyaya gelmemizin ana sebebinin yukarıdaki seçeneklerden birisi olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz…
Evet, hem de telafisi mümkün olmayan büyük bir yanılgı içerisindesiniz…
Doğru cevap: Allaha ibadet etmek için geldik. Yaratılışımızın ana gayesi ‘Allaha ubudiyette bulunmak, o’na layık kul olmaktır.’
Allah c.c kur’an-ı kerimde: ‘’ Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım.’’ buyurmaktadır. ( Zariyat süresi, 56.ayet)
Elbette helal sınırlar içerisinde yemek, içmek, gezmek, eğlenmek caizdir, günah değildir. Ancak, bütün bunlar, ibadetlerimize engel olmamalıdır. İnsanı, yaratılış gayesi olan yüce yaratıcıya kulluktan alıkoymamalıdır.
İmtihan ediliyoruz…
‘’O, hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. O, mutlak güç sahibidir, çok bağışlayandır.’’ ( Mülk süresi, 2.ayet)
‘’Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla, bir de mallar, canlar ve ürünlerden eksilterek deneriz. Sabredenleri müjdele.’’ (Bakara, 155)
İmtihan çeşitleri…
-Hastalıklar, Kazalar, Musibetler, Açlık ve Kuraklıklar, Yakınlarımızın vefatı, Kazancımızın azlığı, Zenginlik, Fakirlik, Güzellik, Çirkinlik, Bedensel ve Zihinsel engeller, Makam ve Mevkiler vs. hep imtihandır. Bu konuda yüce Allah kur’an-ı kerimde şöyle buyurmaktadır:
"O, sizi yeryüzünün halifeleri yapan, verdiği nimetler konusunda sizi sınamak için bazınızı bazınıza üstün kılandır..." (En'am süresi, 165)
 
Sabır ve Şükür…
Bela ve musibetler karşısında sabretmek, yüce yaratıcıya isyan etmemek; nimetler karşında da şükretmek, olgun mü’minin vasıflarındandır.
Peygamber efendimiz bir hadis-i şeriflerinde: “Müminin haline şaşılır. Onun her hali hayırdır. Mü’min kimse bir nimete kavuşursa şükreder, bu durum onun için hayırlı olur. Bir musibetle karşılaşırsa sabreder, bu durum yine onun için hayırlı olur.” buyurmuşlardır.
Şeytanın İnsana Düşmanlığı…
İnsanlığın düşmanı şeytan, insanları Allah’ın yolundan alıkoymak için insana boş umutlar ve vesveseler verir, ahiret yurdunu unutturur. Mesela, genç yaşta ibadet etmek isteyen kişiye:
’’ Daha yaşın genç, biraz daha yaşlan, sonra ibadet edersin.’’ der. O kişi şeytanın vesvesesine uyar ve yıllarca ibadetten yoksun bir hayat yaşar. Daha sonra yaşlanır ve tövbe edip temiz bir sahife açayım, ömrümün sonlarını olsun ibadetle geçireyim der, ama şeytan bu kez o kişiye:
 ‘’ Bu yaşına kadar doğru- dürüst ibadet etmedin, şimdi ölümden korktuğun için ibadet ediyorsun, Allah senin tövbeni kabul etmez, artık senden ne köy olur, ne kasaba… der.’’ O insan, bir kez daha şeytana uyarak hayatının en büyük hatasını yapar, tövbeden de vazgeçer. Hem dünyasını hem ahretini mahveder.
Başıboş bırakılmayacağız!
‘’ İnsan, kendisinin başıboş bırakılacağını mı zanneder.’’ ( Kıyame süresi,36)
‘’ İnsanlar, “İnandık” demekle imtihan edilmeden bırakılacaklarını mı zannederler.’’ (Ankebüt süresi, 2.ayet)
‘’Kitap ( Amel defteri), ortaya konulmuştur. Günahkârların, onun içindekilerden korkup ürpererek şöyle dediklerini görürsün: "Yazıklar olsun bize’’ Ne biçim kitap bu! Ne küçük bırakmış ne büyük. Hepsini sayıp dökmüş!" Yapıp ettiklerini hazır bulmuşlardır. Rabbin hiç kimseye zulmetmiyor.
NİÇİN İBADET EDERİZ?
1) İbadetler bizleri yüce yaratıcıya yakınlaştırır:
İbadetler, manevi dünyamızı güzelleştirir. Takva sahibi bir kul olmamıza vesile olur. Allah katında üstünlük takva iledir. Yüce Allah kur’an-ı kerimde:‘’ Allah katında en değerli olanınız, O’na karşı gelmekten en çok sakınanınızdır.’’ buyurmaktadır. ( Hucurat,13)
2)Günahlarımızın bağışlanmasına vesile olur:
Kur’an-ı kerimde: ‘’ Şüphesiz ki haseneler günahları giderir.’’ buyrulmaktadır. (Hud süresi,114)
3)İbadetler, Allah’ın nimetlerine şükürdür:
Yüce rabbimiz bizlere sayamayacağımız kadar çok nimetler vermiştir. Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var demiş atalarımız. Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var da Rabbimizin bizlere bahşettiği bunca nimetin hiç mi hatırı yok?
Bize küçük bir iyiliği dokunan kimseye bile on defa teşekkür ederiz. Güzel de bir davranıştır teşekkür etmek. Ama öte yandan, RABBİN GÖKLERİ, YERİ VE ARASINDAKİLERİ SENİN HİZMETİNE VERMİŞ EY İNSAN! RABBİNE NİYE TEŞEKKÜR ETMİYORSUN?
4) İbadetler, kötülüklerden ve pisliklerden uzaklaştırır:
Son yıllarda çok sık duyduğumuz bir laf vardır: ‘’ Benim kalbim temiz…’’ İşte o kalp temizliği, ibadetlerle mümkün olmaktadır. Kişinin alnı hiç secdeye gitmemiş, camiyi – cemaati unutmuş, ibadetin ne demek olduğundan habersiz, ama ‘’ Benim kalbim temiz’’ der.
Oysa Allah, kalp temizliğinin ve nefis terbiyesinin ancak ibadetlerle ve ahlaklı yaşamakla mümkün olacağını bildirmektedir. Örneğin, namaz’ın öneminin anlatıldığı bir ayet-i kerimede:
"Namazı dosdoğru kıl. Şüphesiz ki, namaz; insanı her türlü hayâsızlıktan, çirkinlikten ve kötülüklerden alıkoyar." buyurmaktadır. (Ankebüt süresi, 45)
5) İbadetler, manevi gıdalarımızdır:
Vücudumuzun nasıl ki yemeye, içmeye ihtiyacı varsa,  aynı şekilde manevi gıdalarımız olan ibadetlere de ihtiyacı vardır. Çünkü Allah, insanı maddi ve manevi olmak üzere çift yönlü yaratmıştır. Gerçek huzur ve mutluluk, insanın bu iki yönünü de tatmin etmesiyle mümkün olacaktır.
Nice zengin insanlar, manevi yönlerini tatmin edemedikleri için maalesef kurtuluşu güya
İntiharlarda aramışlar ve hem dünyalarını hem ahretlerini heder etmişlerdir.
Huzur İslam’dadır…
Eyy Müslüman evladı! Huzuru ve mutluluğu, dünyaya gönül bağlayıp ahiret yurdunu unutmakta arıyorsan, yanılıyorsun. Etrafına mutlu insan görüntüsü sunan nice inançtan yoksun kimseler, inançsızlık bataklığı içerisinde bocalayıp durmaktadır. Onlara, ‘ Gel, iman et; bu sıkıntılı ve derbeder hayata bir son verip Rabbine sığın’ desen, şeytanları ve gururları buna müsaade etmeyecektir.
Kurtuluşu, içki kadehlerinde, meyhanelerde ve şeytanın adımlarında aramaya devam edeceklerdir. Oysa rabbimiz: ‘’Ey iman edenler! Şeytanın adımlarına uymayın. Kim şeytanın adımlarına uyarsa, bilsin ki o hayâsızlığı ve kötülüğü emreder.’’ buyurmaktadır. ( Nur,21)
Rabbim bizleri razı olacağı şekilde hayatını yaşayanlardan eylesin… Âmin
Allaha emanet olunuz efendim! Maddi – manevi bol kazançlı günler dilerim. Hoşça kalın.

Osman YILMAZ
İLÇE VAİZİ



Güncelleme Tarihi: 20 Ocak 2011, 21:22
YORUM EKLE
YORUMLAR
seydullah kaya
seydullah kaya - 13 yıl Önce

İmam-Malik bir sözünde şöyle buyuruyor: " İlimden önce edep öğrenin" Hocamızın yazılarını takip ediyorum. Zaman zaman çok seviyesiz tartışmalar oluyor üzülüyorum. Ehli ilimin kapılarının girişine "Edep Ya Hu" yazarmış. Sözü olan vicdan aynasına baksın...Kendisini orada nasıl görüyor...

memati
memati - 13 yıl Önce

güzel sohbet

feridun
feridun - 13 yıl Önce

yazının tamamını okudum hocam güzel bir yazı olmuş allah razı olsun

g.i
g.i - 13 yıl Önce

huzur islam ama huurlu bir şekilde islamı yaşayamıyoruzki

dürüst öğretmen
dürüst öğretmen - 13 yıl Önce

hocam Allah razı olsun yazılarınızı takip ediyoruz.teşekkür ederim

ersen
ersen - 13 yıl Önce

evet hocam en güzel haber bu.islam bize verilen en güzel haber
ersen-soma


         Kirkagac.Net