--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------
------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

YILMAZ “AHLAKİ DEPREM“

İlçe Vaizi Osman Yılmaz bu hafta yine önemli bir konuya değindi. İşte Yılmaz'ın yeni yazısı.

YILMAZ “AHLAKİ DEPREM“
AHLAKİ DEPREM!

Merhaba çok kıymetli kirkagac.net okuyucuları! Sizleri, selamların en güzeli olan Allahın selamıyla selamlıyorum. Allahın rahmeti, bereketi ve bağışlayıcılığı üzerinize olsun efendim. Hayırlı günler…    

Sevgili okuyucularım!

Bu haftaki sohbetimizde toplumumuzda meydana gelen dini ve ahlaki erozyonlardan, depremlerden bahsedeceğim. Keyfinizi kaçıracağım için peşinen sizlerden özür diliyorum. Gelin hep beraber bir öz eleştiri yapalım.

Deprem!

Efendim, geçtiğimiz haftalarda Van ilimizde ve Erciş ilçemizde üzücü deprem hadisesiyle karşılaştık, yüzlerce kardeşimizi kurban verdik, adeta yıkıldık.. Ciğerlerimiz yandı. Rabbim bizlere bir daha böyle acılar yaşatmasın!

Ahlaki Deprem!

Van’daki depremin yaraları kısmen de olsa sarılır, bir şekilde acılar belki unutulur ama ahlak konusunda meydana gelen depremin yaralarını asla telafi edemeyiz. Örneğin,

- Ülkemizde uyuşturucu kullanma yaşı 14’e kadar inmiştir.
- Sigara kullanma yaşı maalesef 9 yaşına kadar düştü.

- Alkol kullanmaya başlama yaşı ise üzülerek söylüyorum: sadece 11…

- Hapishaneler ağzına kadar dolu. Büyük cezaevlerinde mahkûmların büyük bir kısmı yerde yatmak zorunda kalıyor.

- Gençlerimiz çocuk yaşlarda suça bulaşıyorlar. Ülkemizde işlenen suçların yarısı maalesef 25 yaş altı gençler tarafından işleniyor.

- Huzurevleri bakıma muhtaç, terk edilmiş ebeveynlerle dolu. Allah’ın ‘’ Öf’’ bile demeyin! Dediği anne – babalar itilip kakılmakta,

- Zina, ülkem hukukunda suç olmaktan çıkmış, sokaklar hafif meşrep kadınlarla dolup

taşmakta.
- Gayr-ı meşru yaşam, pembe diziler vasıtasıyla süslü gösterilip teşvik edilmekte.- Vatandaş, bütün işini gücünü bırakıp Fatma Gül’ün suçunun ne olduğunu merak etmekte,
- Faiz ilanları yapılarak Allahın haram kıldığı haksız kazanç teşvik edilmekte ve cazip hale getirilmekte…- Günahlar ve terbiyesizlikler değişik isimler adı altında meşrulaştırılmakta. Örneğin, Faize kar payı, İçkiye aslan sütü veya bira her neyse? Zinaya, ilişki veya medeni bir ilişki denilmekte…
- Lut Kavminin helakine sebep olan oğlancılık, ters ilişki, livata gibi terbiyesizlikler ve taşkınlıklar maalesef yaygınlaştıkça yaygınlaşmakta…

- Nikâhsız birliktelikler medeni ve ahlaki bir ilişki gibi gösterilmekte, nikâh akdi gereksiz bir uğraş sıfatını almakta…

- Fahişeler, üç kuruşluk dünya kazancı için hem namusunu, hem dinini ve ahretini heder etmekte,

- İnançsızlık, ateizm, ülkem Müslüman toplumunda yüz kızartıcı bir davranış olmaktan çıkmakta.

- Helal – Haram bilinci hiç de umursanmamakta, para gelsin de nereden gelirse gelsin anlayışı topluma yerleştirilmekte,

- Hırsızlık, gasp, kap- kaç gibi suçlar gün geçtikçe artmakta. İnsanlar alın teri dökmeden  karnını doyurma peşinde..

- Acaba ben bu yaptığımın hesabını huzur-u ilahide nasıl veririm endişesi sinelerden sökülüp atılmış,

- Din adamları, yani bizler, asli görevlerimizi bırakıp zengin olma derdine düşmüşüz.

- Toplumu din konusunda aydınlatmakla görevli olan samimi din gönüllülerinin sayısı her geçen gün azalmakta.

- Bid’at ve hurafeler, hayatımızın her alanını sarmış durumda ve yüce dinimizin güzelliklerini gölgelemekte.

- İnsanlar, Allaha layıkıyla kul olabilme erdemini bırakıp, incir çekirdeğini bile doldurmayacak kadar küçük meseleler peşinde koşmakta…

- Her gün onlarca kadın, kocası tarafından şiddete maruz kalmakta, dövülüp sövülmekte, hatta hunharca öldürülmekte…

- Komşu hakkı, sıla-i rahim, yetime sahip çıkma, selamlaşma, hasta ziyaretinde bulunma, işçinin hakkını alnının teri kurumadan verme gibi dinimizin tavsiye ettiği güzel hasletler maalesef unutulmanın eşiğinde,

- Paralı insan haksız da olsa haklı kabul edilip itibar edilmekte,

- Parasız insan, haklı da olsa hakkını arayamamakta, itilip kakılmakta…

- Hediye adı altında mevki ve makam sahibi kimselere rüşvetler yedirilmekte,

- Adam kayırma, iltimas, torpil, haksızlık hat seviyeye ulaşmış durumda,

- Bizi biz yapan maddi ve manevi değerler ayaklar altına alınıp çiğnenmekte,

- Sanat adamı dediğimiz kimseler bile televizyonlarda kutsal değerlerimizle alay etmekte,

- Profesör ünvanı verilmiş bazı dış destekli ilahiyatçı bozuntuları televizyon programına çıkıp Allah’ın ayetlerini eğip bükerek insanların zihinlerinde soru işaretleri bırakmakta, Allahın emir ve yasakları sorgulanıp eleştirilir duruma gelmekte…

- Gençlerimiz, kıymetli vakitlerini internet cafelerde, kahvehanelerde, boş beleş işlerde harcamakta,

- Aydınlarımız ve öğretmenlerimiz vatana ve millete faydalı ilim adamları yetiştireceklerine ay sonunda ellerine ne kadar para geçeceğini hesaplamaktalar…

- Pazarcılarımız hile- hurda ile veli nimeti olan müşterisini kazık atmakla meşgul,

- Siyasiler, seçim meydanlarında bangır bangır bağırarak vermiş oldukları vaatleri çoktaaan unutmuş durumdalar,

- İnsanlar Allah’ı bırakıp sihirbazlardan, falcılardan, büyücülerden, üfürükçülerden medet ummakta,

- Dini değerler ‘ İrtica’’ adı altında modası geçmiş, köhneleşmiş bir unsur olarak gösterilmekte,

- Dindarlar ve samimi din adamları hor - hakir görülmekte, aşağılanıp ayıplanmakta…


- Vatansızlar, hak aramak adı altında körpecik askerlerimizi şehit etmekte, aramıza kin ve nifak tohumları ekmek için mücadele etmekte,

- Şeytan, önlerimizden, arkalarımızda, sağımızdan, solumuzdan aramıza girerek bizleri birbirimize düşman etmekte,

- Başörtüsü ve tesettür çağ dışı gösterilip, müstehcenlik, teşhircilik, fuhşiyat teşvik edilmekte,

- Müslüman evladını imandan – Kur’an dan koparmak için çok kirli tuzaklar kurulmakta,

- Televizyonlar, gazeteler, internetler fuhuş reklamları ve filmlerle insanları ahlaksızlaştırmanın gayreti içerisindeler… KİM KURTARACAK BU MİLLETİ ? !!

ÇÖZÜM NEDİR?

- Çözüm, İslama ve Kur’ana dönmektir.

- Çözüm, Milli ve Manevi değerlerimizle barışmaktır.

- Çözüm, Evrensel İslami prensipleri şiar edinmektir.

- Çözüm, Hakkı tutup kaldırmaktır.

- Çözüm, Avrupalılaşmak değil, İslamlaşmaktır.

- Kısaca Çözüm, ALLAH’I UNUTMAMAKTIR!

Canınızı sıktıysam özür dilerim. Ama gerçekleri söyleyecek birilerinin de çıkması şart…

Allaha emanet olun efendim, Hoşçakalın… Saygılar…

OSMAN YILMAZ / İLÇE VAİZİ
FOTOĞRAF: HAKAN DEMİR(HABERTÜRK)


******

******

*********

*********


**********

********

*******
Güncelleme Tarihi: 02 Aralık 2011, 22:52
YORUM EKLE
YORUMLAR
ali perçin
ali perçin - 12 yıl Önce

ağzınısa sağlık hocam ALLAH c.c.siz ve sizin gibilerden razı olsun

şeyma
şeyma - 12 yıl Önce

hocam yazınız iyi hoşta keşke ahlaksızlıkları uzatıp çözüme kısa cümlelerle devam ederek bitirmeseydiniz yazınızı. bu saydıklarınızı hepimiz biliyoruz çözüme bolca yer ayırırsanız bizimde faydalanma şansımız olur yazınızdan..

imanı kurtarmak
imanı kurtarmak - 12 yıl Önce

tebliğ etmek ,emir ve yasakları anlatmak,her müslümanın görevi olduguna inanıyorum.bunları zatan imanı olanlara anlatılıyor.benim anlamadığım bunu bütün samimiyetimle soruyorum iman kurtarmak ne demek.imanı olmayanı imana getirmekmi,yoksa inanan insanlara islamı tebliğ etmekmi.iman kurtarmak insanlara aitse iman kurtarıcılar var demektirbunlar kimlerdir,islamı anlatan hocalar iman kurtarıcımıdır.

VAİZ
VAİZ - 12 yıl Önce

sorunuzun muhatabı ben değilim, yanlış merciye sormuşsunuz. ben siyaset adamı değilim,sümenaltından da anlamam. teşekkür ederim.

VAİZ
VAİZ - 12 yıl Önce

Hidayet Allahtandır,onda şüphe yoktur.Ama kişilerin hidayetine,imanını kurtarmaya vesile olunabilir. İrşad ve tebliğ edilebilir. Öğretmen neye yarar? Toplumu aydınlatır.Gerçek din adamı da yapmış olduğu emr-i bil maruf ve nehyi anil münker ile iyiyi,doğruyu telkin eder. Dikkate alıp almamak da tabiki kişinin iradesine kalmıştır. Pek çok din alimi, yazmış oldukları eserlerle ve vermiş oldukları vaazlarla toplumu din konusunda aydınlatmışlardır.Bunda anlaşılmayacak veya yanlış anlayacak bir husus yok sevgili kardeşim. Teşekkür ederim.

imanı kurtarmak
imanı kurtarmak - 12 yıl Önce

hocam bir sitede tenkit edilen şahıs için o insanların imanınnı kurtardı[kurtarıyordu] şeklinde yorumunuzu okudum.lütfen iman kurtarmak ne demek,iman nasıl kurtarılır,günümüzde iman kurtarıcılar varmıdır,bizleri bu konuda aydınlatırsanız memnun oluruz.

Selim ARDIÇ
Selim ARDIÇ - 12 yıl Önce

Çok değerli hocam..Size bir soru yöneltmek istiyorum..%99 u müslüman olan,hacı olan,umreye giden bir ülkede neden en büyük hırsızlıklar olmakta?Deniz feneri gibi bir kuruluş için açılan mahkeme kararları neden sümen altı edinmekte?Ahlak ditorsunuz ama ahlak sadece belden aşağı olan değildir...

hayri aksoy
hayri aksoy - 12 yıl Önce

her hafta yazılarınızı takip ediyorum hocam.bu hafta da güzel bi konuya değinmişsiniz,teşekkürler



         Kirkagac.Net