--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------
------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

G'ö'REVDEYDİLER

Kırkağaç Eğitim Sen İlçe Temsilciliği dün grevdeydi.

G'ö'REVDEYDİLER
G'ö'REVDEYDİLER

Kırkağaç Eğitim ve Bilim Emekçileri Türkiye genelinde yapılan bir günlük uyarı greviyle ilçemizde karanlığa bir ışık daha yaktı. Sabah saat 09:00’da ilçemiz öğretmenevinde buluşan eğitim emekçileri yaşadıkları hak gasplarına, eğitim ve sağlığın ticarileştirilmesine karşı tepkilerini göstermek için toplu olarak, Anadolu Öğretmen Lisesi, Eczacı Engin Ümmetoğlu  Anadolu Lisesi, Atatürk Edip Bayat İ.Ö. Okulu, METEM, Cumhuriyet Rıza Nebahat Dolman İ.Ö Okulu, 12 Eylül İ.Öğretm Okulu, Mehmet Günek Türkbirliği İ.Ö Okulu, İmam Hatip Lisesi ve HİDAL’i ziyaret ettiler. Burada öğretmen meslektaşlarıyla görüşen grevci öğretmenler isteklerini söylediler. Eğitim Sen konuyla ilgili Kirkagac.NET’e bir açıklama yaptı. Açıklama da şu ifadelere yer verildi.

“Eğitim ve bilim emekçileri olarak, bugün Türkiye’nin dört bir yanında haklarımıza sahip çıkmak ve baskılara boyun eğmeyeceğimizi göstermek için GöREVDEYİZ!

Uygar dünya ülkelerinde 50 yıl önce tanınan grevli toplu sözleşme hakkı bu ülkenin “ileri demokrasi”yi ağzından düşürmeyen iktidarı tarafından bizlere çok görülmektedir. Kamu emekçilerinin yıllardır verdiği meşru mücadele, uluslararası sözleşme ve anlaşmaların yanı sıra Anayasanın 90. maddesi yok sayılarak Grevli Toplu Sözleşme hakkımız engellenmeye çalışılmaktadır. 4688 Sayılı yasada değişiklik öngören kanun tasarısı taslağı var olanın da gerisinde düzenlemeler içermektedir. Bu nedenle;

* Grevli Toplu Sözleşme İÇİN,

Kamuda esnek, güvencesiz ve performansa dayalı çalıştırma temel istihdam biçimi olmuştur. Taşeronlaştırma ve özelleştirme uygulamalarıyla kamu sermayeye peşkeş çekilmiştir. Kamu hizmetlerinin ticarileştirilmesi için çıkarılan yasalar yetmezmiş gibi Kanun Hükmünde Kararnameler ile bu sürece son nokta konmak istenmektedir.

* Güvenceli istihdam İÇİN,

TÜİK verilerine göre nüfusun %16.9'u yoksulluk sınırlarının altında yaşamaktadır. Açlık sınırı 1.000 TL, yoksulluk sınırı 3.000 TL dolayındadır. Dolaysıyla asgari ücretin net olarak 1000 TL olması, tüm çalışanların maaşlarının 1000 TL'sinin vergi dışı tutulması gerekmektedir. Oysa kamu emekçileri ortalama 1.500 TL maaş alarak açlığa yakın, yoksulluğa uzak bir yaşam mücadelesi vermektedir. Milyonlarca insanımıza layık görülen 659 TL’lik asgari ücretten bile vergi kesintisi yapılmaktadır. Hükümet, gerçek enflasyon rakamlarını çarpıtarak maaşlarımıza %3 – %4 gibi sefalet artışı yapmaya devam etmektedir. Bu nedenle;

* İnsanca Yaşayacak Temel Ücret İÇİN,

Yıllardır maaşlarımıza yapılan yüzdelik zamlar “Ek Ödeme” statüsüne sokularak emekliliğimize yansıtılmadığı için çalışırken yaşadığımız sefalet koşulları emekliliğimizde daha da derinleşmektedir. Ek ödemelerin emekli maaşına yansıtılmamasından dolayı kamu emekçileri en az %30 dolayında kayba uğramaktadırlar. Devlet ek ödemeleri emekli keseneği dışında tutarak hem emekli keseneği için kendi vermesi gereken katkıdan kurtulmakta hem de emeklilerin sefalet koşullarında yaşamasına neden olmaktadır. Bu nedenle;

* Ek Ödemelerin Emekli Aylıklarına Dâhil Edilmesi İÇİN,

AKP iktidarı tarafından “çoğulculuk” adı altında tekseslilik, "ileri demokrasi" adı altında yeni bir diktatörlük biçimlendirilmektedir. Özel Yetkili Mahkemeleri ve Terörle Mücadele Kanunu’nu kendisine kalkan yapan AKP iktidarı önünde diz çökmeyi kabul etmeyenleri hukuksuz biçimde gözaltına almakta, tutuklamaktadır. Bu ülkenin cezaevleri aylarca, hatta yıllarca mahkemeye çıkarılmayı bekleyen insanlara doludur. Sendikal hak ve özgürlükler mücadelesi yürütenler de AKP’nin baskılarından payına düşeni almaktadır. Bu nedenle;

* Baskı, Ceza Ve Sürgünlerin Durdurulması İÇİN,

 

ÖZETLE;

- Eğitimde esnek ve güvencesiz çalışmaya son verilmesi için,
- Performans değerlendirmesi ve rotasyon uygulamalarının kaldırılması için
- Demokratik, nitelikli, kamusal , parasız eğitim için,
- Yaratılmaya çalışılan baskı ve korku imparatorluğuna karşı durmak için,
- Eşit işe eşit ücretin gerçekten hayata geçirilmesi için,
- Eğitime ve okullarımıza bütçeden daha fazla pay ayrılması için,
- Öğretmen açıklarının kapatılması ve ataması yapılmayan öğretmenlerin kadrolu atanması için,
- Sefalet zamlarına ve ek ödemelerdeki adaletsizliğe dur demek için,
- KHK’lar ile getirilen haksızlıkların ve özellikle ek ödemelerle ilgili adaletsizliklerin düzeltilmesi için, ,
- YÖK'ün kaldırılması, üniversitelerin özerk, bilimsel, demokratik yapıya kavuşturulması için,
- Özür grubu atamalarının önündeki engellerin kaldırılması için,
- Grev hakkımızın yasal teminat altına alındığı bir Toplu Sözleşme düzeni için, GöREVDEYİZ!

 

Taleplerimiz, sadece kamu hizmeti verenlerin değil kamu hizmeti alan 75 milyon insanımızın ortak talebidir. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına karşı grevdeyiz. Emeklilerimizin sefalet koşullarına karşı grevdeyiz. Haklarımıza, geleceğimize sahip çıkmak için GöREVDEYİZ!!”

HABER: HAKAN DEMİR(HABERTÜRK)
FOTOĞRAF: SERDAR CEZAYİR(Kirkagac.NET)

TÜM FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN



*******


TÜM FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN 



TÜM FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN 


*********

**********

********

******
Güncelleme Tarihi: 22 Aralık 2011, 10:47
YORUM EKLE
YORUMLAR
Mustafa Şen
Mustafa Şen - 12 yıl Önce

"gerçekçi-gerçeksiz, diyarbakırlı-diyarıyaban, herkül-karınca, saçmalık-saçmasız,hayırlı-hayırsız,Aylin kısabay-gerçekte bay,sade vatandaş-orta vatandaş...sizlere ŞAHSİYET sahibi biri olarak gerçek kimliğimle gerçek anlamda şahsiyet kazandırmaya her zaman hazırım.
Her birinizin densizce, seviyesizce,ukalaca,bilgisizce attığınız yorumlara halksever kimliğime yakışan bir duruşla yanıt vermeye hazırım.Sizler kendinizi deşifre etmeye hazır yürekli insancıklar mısınız?
Bizler insan olma onurumuza yakışan kimliğimizle her gün GöREVİMİZİN başındayız. Karanlık dünyalarınıza her zaman ışık yakmaya hazırız. Erinmeyiz,usanmayız! Hodri meydan!
Yukarıda sanal rumuzlarını yazdığım insancıkları cumartesi günü saat 12.00’da sendika temsilciliğimiz de eleştiri-özeleştiri ve sentez toplantısına bekliyoruz.Bu davet bizim..!" diyerek çağrı yaptık...GELEMEDİLER.SANAL ŞAHSİYETSİZLİKLERİNE, ŞAHSİYET KAZANDIRACAKTIK! Akrep gibi yaşamaya mahkum bunlar..Bizler her zaman yaşamın içindeyiz,haklılığımızla.Saygılar

Mustafa Şen
Mustafa Şen - 12 yıl Önce

Yüreğinize sağlık ŞAHSİYET sahibi öğretmenim,yönetim kurulu üyem,mücadele insanı Selda Hanım.İyi ki varsınız...
Bu arada ben, şahsen Hodri Meydan Davetimin sahibi olarak yarın 12:00 ilçe temsilcilik binasındayım.Tüm bu haberin takipçilerini çay içmeye bekliyorum....
Saygım; Sadece İnsan Kimliği İle Karşımıza Çıkabilenlere...

Selda ADIGÜZEL Eğitim-Sen Kadın Sekreteri
Selda ADIGÜZEL Eğitim-Sen Kadın Sekreteri - 12 yıl Önce

İşim Acele

Gökte zamansızlık hangi noktada?
Elindeyse yıldız yıldız hecele!
Hüküm yazılıyken kara tahtada
İnsan yine çare arar ecele!

Gençlik... Gelip geçti... bir günlük süstü;
Nefsim doymamaktan dünyaya küstü.
Eser darmadağın, emek yüzüstü;
Toplayın eşyamı, işim acele!

(1972)

Necip Fazıl Kısakürek

Selda ADIGÜZEL Eğitim-Sen Kadın Sekreteri
Selda ADIGÜZEL Eğitim-Sen Kadın Sekreteri - 12 yıl Önce

eleştiri -yorum

‘’Her yiğidin yoğurt yiyişi kendine’’
de
incitiyorsa,
heves kırıyorsa boşa!

seviye
sevgi
saygı ise kelimeler
düzgün seçilmeli
faydası olacaksa
yazana okuyana
alınır elbet dağarcığımıza.

ama düşünün lütfen !!!
Ben ben ben

biz olamayıp, ben olmaktan gelmiyor mu
kötülükler başımıza…

Selda ADIGÜZEL Eğitim-Sen Kadın Sekreteri
Selda ADIGÜZEL Eğitim-Sen Kadın Sekreteri - 12 yıl Önce

Yaşamaya Dair - III

Bu dünya soğuyacak,
yıldızların arasında bir yıldız,
hem de en ufacıklarından,
mavi kadifede bir yaldız zerresi yani,
yani bu koskocaman dünyamız.

Bu dünya soğuyacak günün birinde,
hatta bir buz yığını
yahut ölü bir bulut gibi de değil,
boş bir ceviz gibi yuvarlanacak
zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız.

Şimdiden çekilecek acısı bunun,
duyulacak mahzunluğu şimdiden.
Böylesine sevilecek bu dünya
"Yaşadım" diyebilmen için...

Selda ADIGÜZEL Eğitim-Sen Kadın Sekreteri
Selda ADIGÜZEL Eğitim-Sen Kadın Sekreteri - 12 yıl Önce

Yaşamaya Dair - II

Diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız,
yani, beyaz masadan,
bir daha kalkmamak ihtimali de var.
Duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini
biz yine de güleceğiz anlatılan Bektaşi fıkrasına,
hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden,
yahut da sabırsızlıkla bekleyeceğiz
en son ajans haberlerini.

Diyelim ki, dövüşülmeye değer bir şeyler için,
diyelim ki, cephedeyiz.
Daha orda ilk hücumda, daha o gün
yüzükoyun kapaklanıp ölmek de mümkün.
Tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu,
fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz
belki yıllarca sürecek olan savaşın sonunu.

Diyelim ki hapisteyiz,
yaşımız da elliye yakın,
daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının.
Yine de dışarıyla birlikte yaşayacağız,
insanları, hayvanları, kavgası ve rüzgarıyla
yani, duvarın ardındaki dışarıyla.

Yani, nasıl ve nerede olursak olalım
hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak...

Selda ADIGÜZEL Eğitim-Sen Kadın Sekreteri
Selda ADIGÜZEL Eğitim-Sen Kadın Sekreteri - 12 yıl Önce

Yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi mesela,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
yani bütün işin gücün yaşamak olacak.
Yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.
Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
N.HİKMET

Selda ADIGÜZEL Eğitim-Sen Kadın Sekreteri
Selda ADIGÜZEL Eğitim-Sen Kadın Sekreteri - 12 yıl Önce

Kendinize ve Başkalarına Kulak Verin .
Dinlemesini bilen birçok meseleyi çok daha kolay çözebilir. Dinleme sabrı olan birisi,i bu maharetini kullanarak başkalarıyla daha rahat diyalog kurabilir. Dinleyerek daha fazla şey öğrenebilir, yeni fırsatlar yakalar, kavrama derinleşir, farklı bakış açıları açıklık kazanır, problemlere yeni çözüm yolları bulunur.

İnsan kendisini dinlerse, kendisini daha derinlemesine anlar. Kim olduğunu ve neler yaşadığını bilen, öbür insanları daha kolay anlar ve onların bakış açılarını daha kolay görür. Değişik ruh hallerimizi ve duygularımızı dinlemeyi öğrenirsek, kendimizin daha çok farkına varırız. Güçlü ve zayıf yanlarımızın farkına varırız. Bunlar insana daha geniş bir bakış açısı kazandırdığından, başkalarının bakış açılarını kavramamıza yardımcı olur.
Karşıt görüşlü tüm arkadaşlara önce kendilerini,sonra da bizleri dinlemelerini öneriyorum.Belki bakış açılarının genişlemesine yardımcı olur.



         Kirkagac.Net