BİR GEZİNİN ARDINDAN DEĞERLENDİRME

27 Mart 2021 Cumartesi günü İzmir merkezli  kültür turları firması olan Ebruli Tur tarafından Kırkağaç yöremize günübirlik bir tur düzenlendi.

Bu gezi tam da Facebook’da “ Kırkağaç Tarihi Gurme Şehri “ grubunda oluşmakta olan, ilçemizin geleneksel ürün, yemek ve tatlarının yerel turizme katkı sağlaması amaçlı, yerel bir inisiyatif ile aynı günlere rastladı.

İlçemizin yetiştirdiği değerlerden olan Prof. Alp Özerdem Beyefendi’nin fikir babası ve öncüsü olduğu bu inisiyatif, ilçemizin kalkınmasının, tarihi geleneksel ürün ve değerlerimize sahip çıkılarak ve tanıtılarak sağlanabileceği iddiasında. Tedavi olunmaz bir hastalık olan Kırkağaç Kara Sevdası düşkünü olan bendeniz de kuşkusuz bu hareketi destekliyorum.

Fakat ikinci cümlemde yazdığım gibi bu sadece bir rastlantı idi. Gezi bu inisiyatifin doğmasından çok önceleri ortaya çıkmıştı. Anne tarafından hemşerimiz olan başka bir yerel değerimiz Doç.Dr. Murat Tozan Beyefendi’nin planladığı bir kültür gezisi idi.  Gezinin konusu da bugünkü ilçemize karşılık gelen Yukarı Kaikos Havzasına ilişkin hem Eskiçağ Dönemine ait kalıntıları, hem de daha yakın dönemlere ilişkin tarihi ve kültürel değerleri yerli turistlerimize tanıtmak amaçlı bir gezi idi. Bu geziyi programına dahil eden tur sahibesi Resmiye Dinlenmez Hanıma da yazımda teşekkür amaçlı değinmeyi gerekli görüyorum. 

Bu gezi çok şükür gerçekleşti. Gezinin ardından bir değerlendirme yazısı yazarak, geziyi baştan sonra takip etmiş bir hemşeriniz olarak, bu tecrübeden kişisel olarak çıkardığım sonuçları paylaşmak istedim. Yüreği memleket sevdası ile fikir üretmeye çalışan bütün dostlar da bu tecrübeden istifade etsinler istedim. 

Gezi rotası kısaca şöyle idi. Harta yakınındaki Abidintepe Tümülüsü ve tarihi Harta Tren İstasyonu. Sonra Kırkağaç Filiz Lokantası’nda pideli paça sunumu. Ardından tekrar Bakır’a dönülerek Bakır Kabristanında metfun bulunan tarihi şahsiyetlerin kabirlerini ziyaret ve Milli Kurtuluş Günleri Bakır ve Kırkağaç’ı ile yaşanan tarihi olaylar ve kahramanlarımızın rolleri anlatılıyor.

Oradan Kırkağaç Kabristanı ve yine milli kahramanlarımız ve Şair Eşref anılıyor. Tarihi Kilise Meydanımızda tur otobüsü park edilip Birol & Hamdi Nart kardeşlerin restore ettikleri tarihi evin ziyareti ve tarihi Rum evlerinin dışarıdan görülmesine dayalı kısa bir yürüyüşü. Tavan ve duvar işlemeleri ile görülmeye değer Tarihi Çiftehanlar Camii ziyareti. Sonrasında da Öveçli Mahallemizdeki yerel doğal ürünler imal eden ve pazarlayan özel bir firma olan Karşı Köyden İşletmesi ziyareti. En sonda da Siledik Tepesi ziyareti ve burada Stratonikeia Kenti hakkında bilgilendirme.

Öncelikle söyleyeyim, ilçemizin bu kadar ziyaret edilmeyi hak eden yeri olduğunu, bir günlük geziye sığdıramadığımız için, geleneksel Müslüman Evleri, Ermeni Mahallesindeki tarihi Ermeni Evlerini dıştan görmek, Kırkağaç Çam Mesiresi alanını dolaşmak gibi program dahilindeki bazı eylemler dahi atlanmak zorunda kalındı.

Kaymakamlık tarafından restore edilen ve bugün kütüphaneye dönüştürülen ev ve Sarıhoca Camii programda dahi yoktu. Satıların Mescidi, Atatürk’ün kaldığı ev, ve benzeri daha birçok Osmanlı Dönemi eserleri de programa dahil değildi. Meğerse ne kadar çok tarihi malzeme varmış. Bunu hissetmek çok güzeldi. 

Gezi noktalarının hemen hepsi misafirlere ilginç geldi. Hatta benim sıkıcı bulunabilir diye çekindiğim mezarlık ziyaretleri dahi oldukça ilgi çekti. Tabii bunlarda Sayın Murat Tozan’ın bilgisi, donanımı ve sunuş şeklinin katkısı da inkar edilemez. Fakat özellikle Şair Eşref ‘in nasıl çekici bir marka değerimiz olduğunu hissettim. İzmirli misafirlerin Şair Eşref Bulvarı ‘ndan aşina oldukları bu ismin mezarının başında, Şair Eşref buralı mı diye hayretle soruşlarını görmeliydiniz.

Gerçekte pek tanımadıkları Eşref hakkında Sayın Tozan ayrıntılı ve isabetli tanırım konuşması sunumun ne kadar önemli olduğu yanında, Osmanlı’nın son döneminin bu muhalif aydınının, hele İzmir’le ilişkisi içinde ne kadar ilginç geldiğini zevkle izledim. Kırkağaç’ın bundan sonraki tanıtım politikası açısından önemini de fark etmek el ovuşturucu idi. 

Fazla ayrıntıya girerek Sayın Tozan ‘ın ve Ebruli Tur’un başardıkları kültürel hizmetin sırlarını verme, adeta telif hakkı ihlali durumuna düşmek istemem. Kıssadan hisse ilçemiz ve çevre mahallelerimiz, yerel kültürümüz yeteri kadar ilginçtir. Bu kadar ihmal edilmişliğe rağmen, bu kadar terk edilmişliğe rağmen ilginçtir. Bir de hedefine uygun, anlamlı bir sunumun ve bilginin önemini özellikle ve tekrar vurgulamak istiyorum. 

Buraya kadar artılardan bahsettim. Fakat bizim daha çok eksiklerden bahsetmemiz, ilerisi için daha neler yapabiliriz noktasında yoğunlaşmamız gerekiyor. Yıkılan kilise, medreseler, korunamayan eski mimari özellikli binaların geri gelmesi imkansız. Onlar da olsa idi dememek mümkün değil. Fakat bunlara yakınmak yerine elimizde kalanlara ve bunları nasıl kurtarır ve gelecek kuşaklara taşırız demek gerekiyor. Kırkağaç Kaymakamlığı tarafından yaptırılan bir Rum Evi restorasyonu oldukça pahalıya mal oldu.

Bu işin daha az masraflı bir yolunu bulmalıyız. Nart Evi olumlu bir örnek. İçinin döşemesi sayesinde bir kent müzesini andırıyor. Bu türden birkaç  binanın restore edilerek çeşitli gayelerle donatılması ve gezginlerin gözlerine hitap edecek nesnel kültürel mekanlara ve bazılarının hizmet işletmelerine dönüştürülmesi düşünülmelidir. Özellikle 19. Yy Kırkağaç’ı gelişkinlik seviyesi, hayat standardı, fiziksel mekanları ile anlatılabilir kültürel bir değerdir. Kırkağaç bu asrı bir küçük Osmanlı Kenti şeklinde yaşamıştır. Ancak hikayenin içi bilimsel/tarihi hakikat ile doldurulmalı, kanıtlayıcı örnek fiziki mekan ve malzeme ile birlikte sunulmalıdır. 

Bir diğer zaafımız ise, 19. YY’da ki halimizin tersine bugünkü ufalan, taşralaşan, köyleşen Kırkağaç gerçeğidir. Uzun yıllar Kırkağaç işte bu yüzden, büyük bir iç turizm imkanından istifade edememiştir. Neymiş o imkan dediğinizi hissediyorum. Bahsettiğim iç turizm imkanı asker ziyaretçisiydi. Yıllarca altı-yedi bin askerin acemi birliği olan alayımız, yılda yirmi bin civarında acemi askerin yakınları tarafından ziyaret edildi.

Ne yazık ki küçücük bir çarşı ve işletme sayısı ile gelen ziyaretçi memnun edilemediğinden, fiziki imkanların yetersizliğinden yeterince ekonomik imkan sağlanamadı. Temel sorun yılın sadece belirli günlerinde ve bir anda çok sayıda ziyaretçi gelmesi ve askerin hangi günler salınacağının önceden bir haber alınamaması sebebi ile yapılan günlük abartılı yatırımların çöpe gitmesi idi. Büyükçe bir kentte bu kadar asker ve ziyaretçi kente salınsa bu pek fark edilmez, şehrin hizmet işletmeleri bu ağırlığı rahatça kaldırabilir. Ancak sadece yılın belirli bir gün sayısında salınacak askere göre yeni işletmeler açmak ne yazık ki verimli değildi. 

Bu imkanı kaçırdık. Ama bugün tekrar Sayın Alp Özerdem Hoca’mızın ikna edici önerisi ile, tarihi gurme şehri olma iddiası, bir heyecan yaratmış durumda. Bu iddia için de benzer sorunlar olacak. Yeteri kadar işletme olmazsa turist gelmez; yeteri kadar turist gelmezse işletmeler yaşayamaz kısır döngüsü nasıl kırılacak? Bugünlerin moda terimi ile bu iddianın sürdürülebilirliği yani. Kuşkusuz bize bu konularda öncülük yapabilecek akademisyenlerimiz, medya mensuplarımız, iş insanlarımız yani görgülü önderlerimiz olacaktır. Bir de bu işleri başarmış Beypazarı gibi, Şirince gibi örnekler de var. Benim amacım sorunu ortaya koymak, tartışılmasını sağlamak.

İlçemize kültür ya da yemek kültürü temalı gezilerin kendiliğinden artmasını da beklememeli, bunun için de teşvik edici ve hatta düzenleyici olunmalı. Son bir cümle etmek gerekir ise; sosyal medyadaki imkanlar müthiş, ama onun başaramayacağı bazı şeyler de halen var kanımca. Sadece yemek kültürü için sınırlı kalmadan, Kırkağaç ve çevresinin tüm yerel kültür, sanat ve tarihini, inceleme, koruma ve tanıtma amacına yönelik bir derneğin kurulmasını teklif ediyorum.

Bu dernek sadece tek tek hemşerilerimizin katıldığı bir kuruluş değil; kaymakamlığından, belediyesine, ilçe merkezindeki ve mahallelerimizdeki muhtarlıklar, mesleki kuruluş ve kooperatiflerin de katılımı ile kurulmalıdır. Kırkağaç Kaymakamlığı ile Kırkağaç Belediyesi’nin itimat telkin eden gözetimi ile ilçemizin tanıtımına hizmet etmelidir. Ayrıca bu dernek sayesinde halkımız, ilçemizin geleceğini etkileyecek kararlara katılmış olacak ve memleketinin sorunlarına daha fazla sahip çıkacaktır. 
 

ŞEREF ÖZENGİ

YORUM EKLE
YORUMLAR
Asim Onat
Asim Onat - 3 yıl Önce

Sevgili Şeref, ata yadigârı Kırkağaç ve onun geleceğine yönelik dinamik ve sevecen makaleni severek okudum. Memleketın geleceğinin design edileceği bir platformun oluşmasına taraftar olduğumu biliyorsun. Bu tabiiki bir dernek, bir halk-senatosu veya benzeri bir başka oluşum kurulmalı ve acilen çalışmalarına başlamalıdır. Gurme Kenti Kırkağaç güzel bir girişim ve iyi de ses getirdi. Memlekete uğurlu olsun... Frankfurt'tan güzel Kırkağaç'a selam ve sevgiler...

Necdet özkan
Necdet özkan - 3 yıl Önce

Kalemine ve yüreğine sağlık kardeşim

Mesut EVGİN
Mesut EVGİN - 3 yıl Önce

Şeref kardeşim, konuya oldukça vakıfsınız maşAllah. Sizin gibi Kırkağaç sevdalılarının artması, hemşehrilik bilincinin, paylaşma kültürünün pekişmesi gerekiyor. Öncelikle ve özellikle bu kentin ekmeğini yiyen, suyunu içen, havasını teneffüs eden vatandaşımızın elini taşın altına koyması gerekiyor. Şair Eşref, Orhan DAUT, Veli BAKIRLI.. gibi değerlerimizden yetrince faydalanmayı beceremeyen halkımız, yaşayan değerlerimizden faydalanmayı başarmalıdır. Geçmişteki olumsuz örnekleri referans göstermeyi bırakıp,örgütlenmeye, bir ve beraber olmaya kenetlenmelidir. Tekrar edeceğim, suyu boşa akıtmak cehaleti simgeler. Maharet suyu baraja, enerjiye ve ışığa dönüştürmektir... Teşekkür ediyorum emek ve katkılarınız için. Sağlıklı günler...

Nurhayat Ozerdem
Nurhayat Ozerdem - 3 yıl Önce

Muhteşem bir değerlendirme.

Hamit Yilmaz
Hamit Yilmaz - 3 yıl Önce

Ortaokulu bitirince kadar devamli yaşadığım Kirkagacimiz ile ilgili gelismeler bir başlangıç olarak memnuniyet verici buluyorum. Bu konuda emeği geçen tüm arkadaslara tesekkur ederim. Dernek kurulması fikrine katılıyorum. Bu dernek kurucularında belediyenin kaymakamligin kamu ve özel kuruluşlardan temsilcilerin bulunması ve olayı gerçekten sahiplenenrek calismalari çok büyük katkılar sağlayacaktır. Bu katılımcıların aralarında görev dağılımı yaparak en iyi yapabildikleri işleri ustlenmeleri uygun olacaktır. Turizm konusunda gerekli olan tarih, tabiat guzellik, yemek, misafir perverlik ve tatlı dil sorunun gerçekleşmesinde etken olacaktır diye düşünüyorum.

Ümit Evran
Ümit Evran - 3 yıl Önce

İyi ki varsın sevgili Şeref. Kırkağaç'ın yetiştirdiği değerler listesinin en başına seni yazmak lâzım. Çünkü hâlâ Kırkağaç'ı terketmemiş ve Kırkağaç'ın kültürel kimliğine senden daha fazla sahip çıkan başka kimse tanımıyorum.

Emin TASIN
Emin TASIN - 3 yıl Önce

Şeref ÖZENGİ Kardeşim KIRKAĞAÇ Tanıtımı sizlerin Bakış ve görüşlernizle Tarihi zenginlikleri gün yüzüne çıkar .Tarihi tanıtımına gelecek nesile unutturmadan tanıtırsanız Mutlu olurum.Selam ve Sevgilerimle.

Metin Özdemir
Metin Özdemir - 3 yıl Önce

Güzel karar Hâyırlı olsun
inşâellâh Sâygılar