Doğuştan engelli olmak;
Bebekken hiçbir şeyin farkında olmuyorsun elbet, yavaş yavaş büyümeye başladığında o küçücük bedeninin deki eksiklikleri fark etmeye başlıyorsun.
Etrafındaki yaşıtlarına, büyüklerine bakarak onların hayatlarının normal olduğunu, vücutlarının bütünlüğünü fark ederken kendi fiziksel eksikliklerinin yani engelinin farkına varıyorsun.Tabi ki aile bireylerine engeli ile ilgili sorular sorma zamanı da geliyor, "Anne ben niye böyleyim?
Ben neden diğer çocuklar gibi koşup oynayamıyorum?
Yüreyemiyorum?
Duyamıyorum?
Göremiyorum? gibi birçok aile bireylerinin de kendi içini de acıtan birçok soru.
Ve yaş ilerledikçe gençlik çağları bir engelli için en zor anlara sahne oluyor.
Engeliyle yaşamayı öğrenip,engelini kabul edip hayata devam etme anları...
Çoğu engelli insan,okula gidemez,sosyal çevreden uzak,sevgili kavramlarından uzak bir hayat.
Dışarı çıkıldığında acıyan gözlerle bakan,vah vah eden kuru kalabalık, toplumsal baskı, bir şeyleri yapamamanın, bir şeyleri başaramamanın verdiği üzüntü, bir engelinin hayatını daha da zorlaştırıyor maalesef.
Oysa ki engellilerin fiziksel engelleriyle değil de başarabilecekleri, aşabilecekleri engellerine odaklansalar, engellilerin de hayatı kolaylaşıp onları da topluma kazandırmış olurlar.
Sonradan engelli olmak, evet bu daha da zor kabullenilebilen bir durum.
Yürüyüp ,koşarken,görüp,duyarken beklenmeyen bir kaza ile veya hastalıklarla bütün dünyası yıkılır o insanın.
İlk başlarda isyanlar "Neden ben? Neden bu hastalık? Neden bu kaderi yaşamak zorundayım? "gibi serzenişler, isyanlar peş peşe gelir.
Üstüne üstlük toplumsal baskılar, dışlanmışlıklar ve birçok hayatı çekilmez yapan sorun.
Ama yine de hayata dört elle sarılıp sporda, edebiyatta, müzikte engelleri aşıp birçok büyük başarılar elde etmiş engelsiz-engelli kişiler var. Onların engellilere örnek olması dileğiyle,umutla kalın, engelsiz yarınlarınız olsun.
GÜLAY PELİT
Engelli bireyler ile ilgili farkındalık yaratmak adına daha fazla çalışma yapılmalı. Belki bu sayede insanlar engelli kardeslerimize acıyarak bakmak yerine, onlarında toplumun bir parçası olduğunu, onlarında hakları olduğunu anlayabilir.