Son günlerde haber bültenlerinde, gazetelerde çok acı ama karşımıza çıkan kadın cinayetlerinin arkası kesilmiyor.

Gencecik,güzeller güzeli üniversite öğrencisi genç kızlarımız ya kıskançlık ya da ayrılmayı hazmedemeyen ruh hastası sevgilileri tarafından acımasızca katlediliyor.

Kimi kadınlar boşanmak istediği, beraber onca yıl hayatını paylaştığı kocası tarafından çocuklarının gözleri önünde öldürülüyor.

Kimi kadınlar namus davası diye hiçbir suçları yokken öz abileri, öz babaları tarafından hayattan koparılıyor.Bu öldürülen kadınların suçu sadece kadın olmak mı?

Türkiye de kadın olmak gerçekten çok zor, ataerkil bir toplum anlayışı halen devam ediyor.

Eğitimden, siyasete, aileden, iş hayatına yaşamın her alanında erkek egemenliğinin sürdüğü bu anlayış devam ediyor. O yüzden de kadınların çoğu ataerkil toplumun baskısı sonucu istedikleri gibi yaşayamıyor. Halen bazı yörelerde kız çocuklarının okumasına izin verilmiyor.

Onları küçük yaşta babası yaşındaki adamlarla evlendirip çocukluklarını, geleceklerini elinden alıyorlar. Daha çocukluğunu yaşamadan küçücük yasta kendi çocuklarını dünyaya getiriyor. Halbuki okusalar belki ülkelerine yararlı meslekler edinip hayatlarını daha çağdaş ve daha mutlu şekilde sürdürebilecekler.

Kadınlarımız, her zaman fedakar, her zaman cefakar olan kadınlarımız ; Köyde yetişmiş olanda, şehirde yaşayan da erkek şiddetine,erkek terörüne maruz kalıyor.Çeşitli cinsel istismara uğruyorlar, tecavüz ediliyor. Hunharca, acımasızca akıl almaz cinayetlere kurban ediliyorlar.Üstelik hiç bir suçları yokken sadece kadın oldukları için.

Umarız kadınlara uygulan bu erkek terörü ülkemizde son bulur.Kadın cinayetlerinin ve cinsel istismar suçlarına en ağır cezalar verilir. Ve unutmayın ki her kadın bir çiçektir, kadınlar hayattan koparılmamalı...

GÜLAY PELİT